Menü
Son Dakika :
Konya
30°C
ADANA
ADIYAMAN
AFYONKARAHİSAR
AĞRI
AMASYA
ANKARA
ANTALYA
ARTVİN
AYDIN
BALIKESİR
BİLECİK
BİNGÖL
BİTLİS
BOLU
BURDUR
BURSA
ÇANAKKALE
ÇANKIRI
ÇORUM
DENİZLİ
DİYARBAKIR
EDİRNE
ELAZIĞ
ERZİNCAN
ERZURUM
ESKİŞEHİR
GAZİANTEP
GİRESUN
GÜMÜŞHANE
HAKKARİ
HATAY
ISPARTA
MERSİN
İSTANBUL
İZMİR
KARS
KASTAMONU
KAYSERİ
KIRKLARELİ
KIRŞEHİR
KOCAELİ
KONYA
KÜTAHYA
MALATYA
MANİSA
KAHRAMANMARAŞ
MARDİN
MUĞLA
MUŞ
NEVŞEHİR
NİĞDE
ORDU
RİZE
SAKARYA
SAMSUN
SİİRT
SİNOP
SİVAS
TEKİRDAĞ
TOKAT
TRABZON
TUNCELİ
ŞANLIURFA
UŞAK
VAN
YOZGAT
ZONGULDAK
AKSARAY
BAYBURT
KARAMAN
KIRIKKALE
BATMAN
ŞIRNAK
BARTIN
ARDAHAN
IĞDIR
YALOVA
KARABÜK
KİLİS
OSMANİYE
DÜZCE
İkindi 16:42
Akşam: 19:15
Arama

Tunceli’nin 3 ilçesinde 200’ün üstünde yapı ’yüksek riskli ve çok tehlikeli’ olarak belirlendi

Munzur Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Mekanik Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç

Yayınlama Tarihi: 24.11.2025 11:22
|
Tunceli’nin 3 ilçesinde 200’ün üstünde yapı ’yüksek riskli ve çok tehlikeli’ olarak belirlendi

Munzur Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Mekanik Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alper Polat, Doç. Dr. Berivan Yılmazer Polat ve yüksek lisans öğrencileri yaptıkları hızlı tespit çalışmasıyla Ovacık, Nazımiye ve Pülümür ilçelerinde 200’ün üstünde yapının depreme dayanıklılık açısından yüksek riskli ve çok tehlikeli olduğunu belirledi.


Tunceli’nin deprem kuşağında yer alması nedeniyle kent genelinde yapı güvenliğine yönelik çalışmalar hızlandırılırken, Munzur Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü tarafından üç ilçede gerçekleştirilen bilimsel tarama sonucu çarpıcı veriler ortaya çıktı. Ovacık’ta 184, Nazımiye’de 186 ve Pülümür’de 172 yapının hızlı tespit yöntemiyle analiz edildiği çalışmada, yapı stokunun önemli bir bölümünün deprem açısından yüksek risk taşıdığı belirlendi. Munzur Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Mekanik Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alper Polat, konuya ilişkin olarak yaptığı açıklamaya göre söz konusu 3 ilçede 200’ün üzerinde yapının yüksek risk teşkil ettiği ve muhtemel deprem durumunda öncelikli olarak değerlendirilmesi gerektiği belirlendi.


Tunceli’nin deprem kuşağında yer aldığını muhtemel bir depremde ciddi risk oluşabileceğini belirten Doç. Dr. Alper Polat, "Tunceli, diri fay hatlarının olduğu bir coğrafya üzerinde kurulu. Kuzey Anadolu Fay Zonu, Yedisu Segmenti, Ovacık Fayı ve Nazımiye Fayı, Tunceli’yi deprem riski açısından oldukça önemli bir noktaya getiriyor. Bir de bu fayların uzun yıllardır kırılmamış olması riski daha da artırıyor. Özellikle Yedisu Segmenti, jeoloji mühendisi hocalarımızın, uzmanların açıkladığına göre artık ömrünü doldurmuş durumda. 200-250 yıllık periyotlardan bahsediyorlar ve bu periyod artık tamamlanmış durumda. Yedisu segmentinin, Pülümür’ün bir kısmından da geçtiğini düşünürsek ilimizi tetikleyecek, hasara yol açabilecek bir risk durumu ile karşı karşıyayız. Benzer şekilde Ovacık fay hattı da uzmanların belirttiğine göre diri durumda ve bu da periyodunu doldurmuş durumda. Nazımiye fay hattı da aynı şekilde periyodunu doldurmuş durumda. Bu üçünün aynı anda kırıldığı senaryo, en kötü senaryo. Bu senaryonun gerçekleşmesi durumunda oldukça büyük bir enerji açığa çıkabilir ve bu da yapılar açısından yıkıcı boyutlara ulaşabilir. Dolayısıyla bizim burada yapmamız gereken şey, hızlı bir şekilde önlemlerimizi almak. Deprem ülkemizin bir gerçeği ve bu gerçekle yaşamamız gerekiyor" dedi.


Yapılan hızlı tespit çalışmasından bahseden Doç. Dr. Polat, "Bu noktada yüksek lisans öğrencilerimizle ve Doç. Dr. Berivan Yılmazer Polat’la yapmış olduğumuz çalışmalar var. Ovacık, Nazımiye ve Pülümür’de bir akademik çalışma yaptık. Hızlı tespit yöntemleriyle yapıların risk analizini yaptık. Mevcut yapı stokunun deprem güvenliğini kısa süreli, düşük maliyetle ve gözleme dayalı olarak değerlendirmeyi amaçlayan bir bilimsel yöntem. Dünyanın pek çok ülkesinde uygulanıyor. Yapmış olduğumuz çalışmada Ovacık’ta 184 tane yığma, karma ve betonarme yapı inceledik. Bunların içerisinde 14 tanesinin çok tehlikeli 17 tanesinin yüksek öncelikli 124 tanesinin orta öncelikli 52 tanesinin düşük öncelikli ve 2 tanesinin de yeterli güvenliğe sahip yapılar olduğunu tespit ettik. Pülümür’de 172 yapı inceledik. Yaklaşık yüzde 56’sının yüksek öncelikli ve çok tehlikeli olduğunu gördük. Nazımiye’de 186 yapı inceledik. Yüzde 51 yani 95 tanesini yüksek riskli ve çok tehlikeli yapı olarak önceliklendirdik ve bunları ilgili kurumlarla paylaştık" şeklinde konuştu.

Haber Merkezi
Haber Merkezi

Yorum Yap

0/1000 karakter
Tüm alanlar zorunludur

Yorumlar

0
Yükleniyor...

Yorumlar yükleniyor...