Menü
Son Dakika :
Konya
30°C
ADANA
ADIYAMAN
AFYONKARAHİSAR
AĞRI
AMASYA
ANKARA
ANTALYA
ARTVİN
AYDIN
BALIKESİR
BİLECİK
BİNGÖL
BİTLİS
BOLU
BURDUR
BURSA
ÇANAKKALE
ÇANKIRI
ÇORUM
DENİZLİ
DİYARBAKIR
EDİRNE
ELAZIĞ
ERZİNCAN
ERZURUM
ESKİŞEHİR
GAZİANTEP
GİRESUN
GÜMÜŞHANE
HAKKARİ
HATAY
ISPARTA
MERSİN
İSTANBUL
İZMİR
KARS
KASTAMONU
KAYSERİ
KIRKLARELİ
KIRŞEHİR
KOCAELİ
KONYA
KÜTAHYA
MALATYA
MANİSA
KAHRAMANMARAŞ
MARDİN
MUĞLA
MUŞ
NEVŞEHİR
NİĞDE
ORDU
RİZE
SAKARYA
SAMSUN
SİİRT
SİNOP
SİVAS
TEKİRDAĞ
TOKAT
TRABZON
TUNCELİ
ŞANLIURFA
UŞAK
VAN
YOZGAT
ZONGULDAK
AKSARAY
BAYBURT
KARAMAN
KIRIKKALE
BATMAN
ŞIRNAK
BARTIN
ARDAHAN
IĞDIR
YALOVA
KARABÜK
KİLİS
OSMANİYE
DÜZCE
İkindi 16:42
Akşam: 19:15
Arama
Google news

‘Arı alerjisi, tarım işçilerini tehdit ediyor’

Tarım alanlarında çalışan işçilerin, alerjik reaksiyonlar açısından en riskli grupların başında geldiğini belirten Göğüs Hastalıkları, İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof

Yayınlama Tarihi: 24.09.2025 09:52
|
‘Arı alerjisi, tarım işçilerini tehdit ediyor’

Tarım alanlarında çalışan işçilerin, alerjik reaksiyonlar açısından en riskli grupların başında geldiğini belirten Göğüs Hastalıkları, İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ali Kutlu, "Arıcılar, çiftçiler, bahçıvanlar, temizlik ve atık sektöründe çalışanlar, açık arazide görev yapan askerler ve özellikle mevsimlik işçiler risk altındadır. Tekrarlayan arı sokmaları alerjik reaksiyon riskini artırır. Kalp ve akciğer hastalığı olanlarda ölümcül reaksiyon riski daha yüksektir" dedi.


Tarımsal alanlarda çalışan işçiler, alerjik reaksiyonlar açısından en riskli grupların başında geliyor. Böcekler, kimyasallar, tarımsal atıklar ve polenler; deri ve solunum yollarında çeşitli alerjik reaksiyonlara yol açabiliyor. Özellikle Karadeniz Bölgesi’nin nemli iklimi ve fındık hasadı dönemi, çiftçiler için tehlikeli olabiliyor.


Medical Park Ordu Hastanesi Göğüs Hastalıkları, İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ali Kutlu, tarım işçilerini ve kırsalda yaşayanları bekleyen en büyük tehlikelerden birinin arı alerjisi olduğuna dikkat çekerek açıklamalarda bulundu.



"Böceklerin yol açtığı alerjik reaksiyonlar"


Prof. Dr. Ali Kutlu, çiftçilerin en sık şikayet ettiği alerjik yakınmaların böceklerin deriye teması sonucu gelişen kaşıntılı egzama ve kızarıklık tabloları olduğunu belirterek, son yıllarda ülkede yaygınlaşan kahverengi kokarca böceği ve rove böceklerinin en sık cilt yakınmalarına yol açtığını ifade etti.



"Hayatı tehdit edebilir"


Alerjik reaksiyonların en tehlikelisinin solunum ve dolaşım sistemini etkileyerek bazen ölüme yol açabilen anafilaksi olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Kutlu, iş yerlerinde gelişen anafilaksilerin büyük bölümünün arı sokmaları ile ilişkili olduğunu vurguladı. Türkiye’de yılda yaklaşık 15 milyon arı sokması meydana geldiğini, bunların 300 bin kadarının ciddi seyrettiğini ve yalnızca 2025 bahar aylarından itibaren Karadeniz kırsalında 11 kişinin arı sokması nedeniyle hayatını kaybettiğini belirten Prof. Dr. Kutlu, hayatını kaybedenlerin büyük bir kısmının arı alerjisi olduğunun farkında bile olmadığını söyledi.



"Risk altındaki bireyler"


Arıcılar, çiftçiler, bahçıvanlar, temizlik ve atık sektöründe çalışanlar, açık arazide görev yapan askerler ve özellikle mevsimlik işçilerin risk altında olduğunu aktaran Prof. Dr. Kutlu, "Tekrarlayan arı sokmaları alerjik reaksiyon riskini artırır. Kalp ve akciğer hastalığı olanlarda ölümcül reaksiyon riski daha yüksektir" dedi.



"Hayat kurtaran enjeksiyon"


Prof. Dr. Kutlu, hayatı tehdit edebilen anafilaksi reaksiyonlarında en önemli noktanın erken müdahale olduğunu, solunum yollarının tıkanmasını ve dolaşım sisteminin çökmesini önlemek için epinefrin adı verilen ilacın en kısa sürede uygulanması gerektiğini vurguladı. Kutlu, kendinden enjektörlü adrenalin formlarının bulunduğunu ve alerjisi bilinen kişilerin bu ilacı mutlaka yanlarında taşımaları gerektiğini söyledi.



Çözüm önerileri


Özellikle arıcılığın yoğun olduğu bölgelerden başlanarak riskli meslek gruplarına taramalar yapılması gerektiğini belirten Prof. Dr. Kutlu, alerjisi olan bireylerin uygun tedavi merkezlerine yönlendirilmesi gerektiğini ifade ederek şu bilgileri paylaştı:


"Okul, yurt, fabrika ve kışla gibi toplu yaşam alanlarında alerji taramaları yapılmalıdır. İş yeri hekimleri, birinci basamak ve acil servis hekimleri anafilaksiye müdahale ve adrenalin kullanımı konusunda meslek içi eğitime tabi tutulmalıdır. Riskli iş kollarında ve arıcılıkla uğraşan köylerde oto enjektörlü adrenalin bulundurma zorunluluğu getirilmesi hayati önem taşımaktadır."


Toplumun bilinçlendirilmesinin önemine değinen Prof. Dr. Kutlu, "Gelişmiş ülkelerde oto enjektörlü adrenalin kullanımı ülkemizin çok üzerindedir. Bizde ise hem hastalarda hem de sağlık çalışanlarında bu konuda yeterli farkındalık bulunmamaktadır. Önleyici tedbirlerle birçok ölümün önüne geçmek mümkündür" ifadelerine yer verdi.

Haber Merkezi
Haber Merkezi

Yorum Yap

0/1000 karakter
Tüm alanlar zorunludur

Yorumlar

0
Yükleniyor...

Yorumlar yükleniyor...