Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları ile İdari Yargı Hakimleri Kura Töreni'nde konuştu.
"Demokrasi ayıbından kurtulduk"
Eğitim ve staj dönemlerini başarıyla tamamlayan ve mesleklerine ilk adımlarını atan hukukçuları tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ülkemiz genelinde toplam 25 bin 449 hakim ve cumhuriyet savcısı görev yapıyor, 9 bin 812'sini kadın mensuplarımızın teşkil etmesini önemli buluyorum. Dereceye giren 8 genç arkdaşımızdan 5'inin kadın olması da takdire şayandır. Türkiye, kadınları hayatın dışına iten demokrasi ayıbından kurtulduk, önlerindeki engelleri kaldırdıkça kadınlar daha görünür olmaya başladı. Kılık kıyafet yasakları başta olmak üzere önlerinde duran engelleri tek tek kaldırdıkça, büyük memnuniyetle ifade etmek isterim ki, kadınlar kamu bürokrasisinde daha fazla yer almaya, daha görünür olmaya başladı. Ancak bazı çevrelerin bu değişime henüz ayak uyduramadığını görüyoruz. Başörtülü yargı mensuplarımız konusunda edep ve ahlak sınırlarını aşan hazımsızlıklara zaman zaman hepimiz şahit oluyoruz. Akıl, vicdan ve hukukla bağdaşmayan bu tepkileri sadece derin bir teessüf ve taaccüple takip ettiğimizin bilinmesini isterim. Türkiye artık bunları geride bırakmıştır, geride bırakmak zorundadır. Belki biraz zaman alacak, belki biraz hazım problemi çekilecek ama özgürlüklerin herkese eşit uygulandığı Yeni Türkiye'yi inşallah herkes kabullenecek. Bilhassa kadınların kamu-özel ayrımı olmadan, hayatın farklı alanlarında onurluca yer almalarına herkes alışacak. Buradan, ülkemizin dört bir yanında en küçük biriminden en yüksek dereceli mahkemesine kadar mesai mefhumu gözetmeksizin çalışan, çabalayan, milletimizin adalet talebini karşılayan yargı mensuplarımıza ve adalet teşkilatı çalışanlarımıza muhabbetlerimi iletiyorum" diye konuştu.
"Memleketin direği adalettir"
Çekilecek kuralar sonucubda görevlerine başlayacak hukukçulara seslenen Erdoğan, "Maaşını alıp köşesine çekilen, mesaisi bitince arabasına binip evine dönen biri olarak değil, adalet için, adaletin tecellisi için vicdanı hür, aklı hür, kalbi hür, birer vatan evladı olarak inşallah fedakarca çalışacaksınız. Talip olduğunuz sorumluluğu layıkıyla ifa etmenin yolu çok çalışmaktan, vicdanlı ve sağduyulu davranmaktan, basiret ve feraset sahibi olmaktan geçiyor. Önünüze gelecek her dosyanın içinde en az bir insanın hikayesi, en az bir insanın istikbali, umudu, hayalleri ve kaderi olduğunu lütfen unutmayın. Her birinizin bugünden itibaren artık bu yüksek hassasiyetlerle, vazifenizi yerine getireceğinize yürekten inanıyorum. Adalet, devlet ve toplum düzenimizin mihveridir. Varlığı en yüksek fazilet, yokluğu ise toplum hayatı için felakettir. Genceli Nizami, adaletin hayatımızdaki yerini 'Memleketin direği adalettir her zaman, adalette nasibin saadettir her zaman' olarak tarif ediyor. Evet, memlekette huzur, refah, saadet ve kalkınmanın köşe taşı adalettir. Bunun için inancımızın da bir gereği olarak 'Mülk Allah'ındır' diyor, adaleti de mülkün temeli olarak kabul ediyoruz. Adalet mülkün temeli olduğu gibi dostluğun, kardeşliğin, barış ve huzurun da güvencesidir. Ülkeyi yönetme sorumluluğunu omuzlandığımızda Türkiye'yi eğitim, sağlık, adalet ve emniyet üzerinde yükselteceğimizin sözünü vermiştik. Çok şükür bu sözümüzün arkasında durduk. Geride bıraktığımız 23 yıl boyunca en büyük yatırımları bu alanlara yaptık. En büyük reformları yine bu alanlarda hayata geçirdik. Reform çalışmalarını, toplumsal talep ve ihtiyaçlar temelinde yenilediğimiz strateji belgeleri ve eylem planlarıyla takvime dayalı, süreli hedefler haline getirdik" dedi.
"Avrupa'yı geride bıraktık"
Adaletin, devlet ve toplum düzeninin miğferi olduğunu yineleyen Cumhurbaşkanı, "Memlekette huzurun baştaşı adalettir. Adaleti de mülkün temeli olarak kabul ediyoruz. Geride bıraktığımız 23 yıl boyunca en büyük yatırımları, reformları bu alanda hayata geçirdik. 9 bin 349 olan hakim ve savcı sayımız birazdan çekeceğimiz kurayla 26 bin 803'e ulaşacak. Yargıda dosyaların kapatılma süresini kısalttık, Avrupa'yı geride bıraktık. Avrupa Konseyi raporlarına göre idari mahkemelerinde dosya görülme süresi 168 gündür. Bu süre Fransa'da 314, İtalya'da 574 gündür. Türkiye bu aşamaya büyük bir özveriyle gelmiştir" dedi.
"Vicdan önyargıları reddetmelidir"
Hakimler ve savcıların yanılgı nedir bilmeyen hakikat avcıları da olmadığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Akıl bilgiden beslenmeli, vicdan önyargıları reddetmelidir. Yargının kendinin doğal mecrasında işleyişine herkesin saygı duyması gerekiyor. Özellikle son aylarda yargı mensuplarımızı hedef alan üslübun olduğu görünüyor. Her fırsatta hakim ve savcılara parmak sallayanların en büyük korkusu adalet önünde maskelerinin düşme endişesidir. Yargıya siyasallaştı ithamında bulunanlar yargı mensuplarını tartışmaların içine çekerek yargıyı kendileri siyasallaştırıyor. Hukuk devletini kurmak sadece adalet mensubunun değil, siyasetçi ve gazetecisiyle hepimizin müşterek görevidir. Hukukun önünde herkes eşittir. Adalet ve hukuk sadece mahkemenin kararları değil herkesin adalete sahip çıkmasıyla sağlanabilir. Genç hukukçularımızın meslek hayatları boyunca ağır yükün bilinciyle hareket edeceğine inanıyorum" diye konuştu.







