Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay bu yıl 752. kez düzenlenen Vuslat Yıldönümü Törenleri'nde konuştu. Açılış konuşmasının ardından gecenin öneminden bahseden Altay "Ayrılığın sevinçle karşılandığı; ölümün bir yok oluş değil, asla dönüş olduğu hakikatini idrak ettiğimiz müstesna bir gecedir. Hz. Mevlânâ: “Ne akarsu balıktan doyar, ne de balık o akarsuya kanar. Ne cihanın canı âşıklardan sıkılır ne de âşık o cihanın canından doyup usanır” buyurur. İşte bu dinmek bilmeyen ilâhî aşk, insanı hayattan koparan değil; hayatın özüne, hakikatin merkezine taşıyan bir diriliştir. Şeb-i Arûs, firkatin vuslata dönüştüğü; benliğin susup teslimiyetin konuştuğu ilâhî bir buluşmadır. Mevlâna’nın; “Tohum toprağa düşse onun için ‘öldü’ denebilir mi?” sözü de bu hakikatin bir tecellisidir. Çünkü o, hakikî ölümün değil, tertemiz bir başlangıcın, yeni bir varoluşun kapısını işaret eder" diye konuştu.
"Acılar, hepimizin canını yakmaktadır"
Gönlün içsel acılardan temizlenmesi, sancılarını zikirle dindirmesi ve kalbin sükûnete ermesi huzur hâlidir diyen Başkan Altay, "İşte tam da bu hâl, kulun “huzur vaktidir.” Nitekim, Yüce Allah Kur’ân-ı Kerîm’de şöyle buyurur: “Bunlar, iman edenler ve gönülleri Allah’ın zikriyle sükûnete erenlerdir. Bilesiniz ki kalpler ancak Allah’ı anmakla huzur bulur.” Bu mukaddes huzur vaktine ermek için önce kalplerimizi dikenlerden temizlemeli, engelleri bertaraf ederek tüm benliğimizle Allah’a yönelmeliyiz. Kıymetli Misafirler, Bugün Gazze başta olmak üzere dünyanın dört bir yanında yaşanan acılar, hepimizin canını yakmaktadır. Katil İsrail’in Gazzeli kardeşlerimize reva gördüğü soykırımı yıllarca bütün insanlık kör, sağır ve dilsiz kesilerek seyretti; vicdanlar sustu, insaniyet karanlığa gömüldü" dedi.
"Çare gönülleri birleştirmektir"
Tüm bu süreçte Gazze’de toprağa düşen bedenler, mazlum annelerin gözyaşı, çocukların masumiyetinin insanlığın utancı olduğunu ifade eden Uğur İbrahim Altay, " Unutmayınız ki, eğer bir yerde mazlum ağlıyorsa, orada hâlâ ayrılık vardır. Ve bir çocuğun gözyaşı, bir ümmetin imtihanıdır. Çare kavga değildir; çare gönülleri birleştirmektir. Bu yüzden Şeb-i Arûs, insanlığın özlediği barışın, kardeşliğin ve sevginin yeniden hatırlatıldığı bir hakikat mektebidir. Bu duygularla, Hz. Mevlana’yı 752. vuslat yıl dönümünde rahmetle anıyorum. Katılımlarıyla bizleri onurlandıran Saraybosna Temsilciler Meclisi Başkanı Sayın Denis Zivdiç’e, İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya’ya; programda büyük emekleri bulunan Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Mehmet Nuri Ersoy’a; yine, bugün bizleri yalnız bırakmayan Diyanet İşleri Başkanımız Sayın Safi Arpaguş’a şükranlarımı arz ediyorum" diye konuştu.







