Altunyaldız, yaptığı değerlendirmede, sanayinin tek bir bölgede yoğunlaşmasının ekonomik, güvenlik ve afet riski açısından yarattığı kırılganlıkları ifade ederek şunları belirtti: “Marmara bölgesi bugün ülke ekonomimizin omurgasını oluşturuyor. Bu bölgemiz aynı zamanda maalesef büyük bir deprem tehdidi altındadır. Bu koşullar altında ülkemizin üretim gücünün büyük bölümünün tek bir havzada yoğunlaşmış olması riski ve maliyeti artırıyor. Artık dengeli dağılmış, dayanıklı ve güvenli yeni bir üretim zinciri inşa etmemiz gerekiyor. Konya merkezli Orta Anadolu havzası bu dönüşümün doğal, güçlü ve güvenli merkezidir.”
Altunyaldız, Konya’yı Mersin Limanı’na bağlayacak hızlı tren projesinin bu dönüşümde kilit rol oynadığına dikkat çekti: “Mersin-Konya hızlı tren hattının önemli bir bileşeni olan Ulukışla-Yenice hattının ihalesi geçtiğiniz günlerde yapıldı biliyorsunuz. Konya ve Orta Anadolu Havzası üretim gücünün lojistik rekabetçiliği açısından hayati önemde olan bu projenin tamamlanmasına kadar olan aşamaları yakinen takip edeceğiz. Uzun süredir yakından takip ettiğimiz bu önemli gelişmenin hayata geçmesindeki güçlü iradesi için Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a şükranlarını sunuyor, Ulaştırma ve Altyapı Bakanımız Sayın Abdulkadir Uraloğlu ve emeği geçen tüm Bakanlık çalışanlarına teşekkür ediyorum. Konya-Mersin hızlı tren projesi yalnızca bir ulaşım projesi değildir. Anadolu’nun üretim gücünü küresel tedarik zincirlerine doğrudan bağlayacak stratejik bir lojistik koridorudur. Bu hat, Konya ve Orta Anadolu havzasının limanlara en hızlı, en güvenli ve en düşük maliyetli erişimini sağlayacak. Altunyaldız bu altyapının Orta Anadolu’yu yeni bir ihracat/tedarik üssü hâline getireceğini, Konya’nın zaten güçlü olan sanayi ekosistemini daha da büyüteceğini belirtti."
Konya Sanayisinin Dönüşümü: “Konya’mız Artık Bir Üretim Üssü Değil, Aynı Zamanda Bir Teknoloji Üssü Dönüşüm Üssü”
Konya’nın geçmişte daha çok geleneksel üretim gücüyle tanındığını; ancak bugün makine, otomotiv yan sanayi, savunma, gıda teknolojileri, yazılım ve ileri imalat gibi alanlarda yüksek uzmanlık barındıran bir yapıya kavuştuğunu ifade eden Altunyaldız şöyle devam etti: “Konya sanayisi artık Türkiye’nin en dinamik üretim kümelerinden biridir. Üretim kapasitesi, tedarik becerileri, esnek yapısı ve istihdam gücü ile orta ölçekli değil, büyük bir sanayi şehridir.”
Altunyaldız, son dönemde savunma sanayii alanında Konya’da yaşanan atılımların bu dönüşümün en net göstergesi olduğunu belirterek, ASELSAN Konya’nın ilin sanayi kimliğini dönüştüren bir vizyon projesi olduğuna dikkat çekti: “ASELSAN Konya’nın şehrimize kazandırılması için yıllarca büyük gayret gösterdik. Bugün geldiğimiz nokta ortada: Konya artık savunma sanayiinde kritik merkezlerden biri haline geldi.”
Geçtiğimiz günlerde düzenlenen 8. Savunma Sanayii Tedarikçi Buluşmaları’nın, Konya’nın hem üretim kabiliyetini hem de savunma sanayi ekosistemi oluşturma gücünü somut biçimde ortaya koyduğunu dile getirerek: “Bu buluşma, Konya’nın savunma sanayiinde artık sadece bir paydaş değil, bir yönlendirici güç olduğunun göstergesidir.” dedi.
“Sanayinin Anadolu’ya Taşınması Bir Tercihten Öte, Stratejik Bir Gerekliliktir”
Altunyaldız, Konya ve Orta Anadolu’nun geniş organize sanayi bölgeleri, uygun maliyetli yatırım alanları, ulaşım ağlarına entegrasyonu, yetişmiş insan kaynağı ve artan teknoloji kapasitesi ile Türkiye’nin yeni sanayi omurgası olmaya hazır olduğunu belirtti. “Sanayiyi Konya’ya ve Orta Anadolu havzasına taşımak, sadece deprem riskinden kaçınmak değildir. Bu, Türkiye’nin üretim gücünü çeşitlendirmek, dayanıklılığını artırmak, yeni bir ekonomik coğrafya inşa etmektir.”
Altunyaldız, Türkiye Yüzyılı'nda Konya’nın hem lojistik hem üretim hem de savunma teknolojileri alanında stratejik merkezlerden biri hâline geleceğine yürekten inandığını ve tüm Konyalı hemşerilerimizle birlikte bu amaç için kararlılıkla çalışmaya devam edeceğini ifade etti.







